Türk mahkemesi: Mark Douglas Buddle’a yapılanlar hukuka uygun değil

Youtube kanalı Neafoni’nin ulaştığı Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi’nin, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ve Emniyet Genel Müdürlüğü aleyhinde, oybirliğiyle aldığı 27.05.2021 tarihli kararın gerekçesi özetle şöyle:

 

“Dosyanın incelenmesinden; Avustralya makamlarının talebine istinaden İnterpol Genel Sekreterliğince “şüpheli, yer tespiti, bilgi edinme” amacıyla tanzim edilen mavi bültene istinaden davacı hakkında Emniyet Genel Müdürlüğü’nce M-99 (İnterpol-yer ve kimlik tespiti) kodunun oluşturulduğu, oluşturulan M-99 koduna istinaden davacının kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından sakıncalı olduğu değerlendirilerek G-87 tahdit kodu konularak ülkeye girişinin engellenmesi üzerine bu tahdit kodlarının iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

 

Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı hakkında tesis edilen G-87 kodlu yurda giriş yasağı işleminin dayanağı olarak davacının Avustralya’da faaliyet gösteren bir motosiklet çetesinin eski üyesi olduğu ve yasadışı mal ithalatı ve dağıtımı ve Orta Doğu’daki şirketler ve inşaat projeleri aracılığıyla kara para aklamayı içeren faaliyetlerinden dolayı Avustralya İnterpol’ünce tanzim edilen Mavi Bülten gösterilmiş ise de, davacının Türkiye’de bulunduğu sürece hakkında adli ve idari bir soruşturma veya kovuşturma bulunmadığı, genel güvenlik bakımından tehdit oluşturduğuna dair somut, net ve teyide muhtaç olmayacak şekilde bir tespitin mevcut olmadığı görülmüştür.

 

Kamu makamlarının soyut şekilde kişinin milli güvenlik bakımından tehlike oluşturduğunu ileri sürmeleri yeterli değildir. Kamu makamlarının mutlaka somut olayın koşulları içinde kişinin milli güvenliği tehlikeye atacak nitelikteki faaliyetlerde bulunduğuna dair yeterli ve ciddi bilgileri yargı merciine sunması gerekir.

 

Yapılan incelemede, Avustralya vatandaşı olan davacının yasal yollarla Türkiye’ye geldiği ve 04.08.2016 tarihinde ….. Şirketinin 3 bin adet hissesini satın alarak ticari faaliyette bulunduğu, 17.11.2020 tarihinde İstanbul ….. ilçesinde bulanan taşınmazı ikamet amaçlı satın alarak yatırımcı olduğuna dair Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yaptığı başvuru üzerine, Türk Vatandaşlığı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 20.maddesinin 2.fıkrasının (b) bendi gereği edinim tarihinden itibaren üç yıl içerisinde satmayacağını taahhüt ettiğinden bahisle 25.11.2020 tarihinde uygunluk belgesi aldığı görülmektedir.

 

Bu durumda, davacının Türkiye’de bulunduğu süre içerisinde hakkında adli ve idari bir soruşturma veya kovuşturma bulunmadığı gibi, genel güvenlik aleyhine ve herhangi bir terör örgütü ile bağlantısı olduğuna dair somut bir tespitin bulunmadığı, herhangi bir şekilde ülkemiz için güvenlik tehlikesi oluşturduğuna dair tespitin ileriye sürülemediği, salt M-99 (İnterpol-yer ve kimlik tespiti) tahdit koduna dayalı olarak G-87 tahdit kodunun düzenlenmiş olup, davacı hakkında G-87 tahdit kodunun dayanağını oluşturan M-99 kodunun davacının yeri ve kimliğinin tespiti amaçlı düzenlendiği, davacının yakalanması, sınır dışı ve ülkemize giriş ve çıkışının engellemesini kısıtlayıcı bir hüküm içermemesi karşısında, somut bir gerekçeye dayanılmaksızın Türkiye’de ticari faaliyet sürdüren ve mülkiyeti kendisine ait konutu bulunan davacı hakkında G-87 tahdit kodu düzenlenerek ülkeye girişinin engellenmesine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamıştır.”

 

Mahkeme kararında ayrıca, Türkiye Anayasası’nın “Yerleşme ve Seyahat Hürriyeti” maddeleri ile Türkiye’nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmesi’ne uzun uzun dikkat çekiliyor.

 

 

Giriş Yap

Söz Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!