Manisa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Özkasap Manisa’da yeniden artan pamuk ekim alanlarıyla ilgili açıklamada bulundu. Yaklaşık 10 yıl önce tükenme noktasına gelen pamuk ekiminin özellikle son 3 yılda, yapılan desteklemelerin ve makineli hasada geçişin de olumlu etkisi ile artış gösterdiğini belirten Özkasap, ekim artışına bağlı olarak Manisa Ticaret Borsası’na üye pamuk çırçır fabrikası işletmelerinin de makine ve teknolojilerini günümüzün kalite ve verim standartlarına göre yenileyerek, Manisa’nın ’Beyaz Altın’a dönüşünün devam etmesi için üzerlerine düşeni yaptıklarını belirtti.
Geri dönüşler ile Manisa’nın yeniden güçlü bir pamuk üretici olmasının sağlayacağı değer zinciri dolayısıyla yerel ve ulusal ekonomi adına çok önemli olduğuna dikkat çeken Manisa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Özkasap, pamuk ekiminin artmasından memnuniyet duyduklarını ve çeşitli platformlarda üreticileri desteklediklerini belirtti. Özkasap, “Öncelikle üretimde yaşadığımız gelişmeleri neden geri dönüş olarak ifade ettiğimizi özetleyecek olursak; Üretim maliyetlerine ve eski usul hasat koşullarına karşılık oluşan fiyatların tatmin edici olmaması ve üretimin yeterince desteklenmemesi gibi nedenlerle, Dünyanın en iyi lif kalitelerinde üretim yapan Manisa Çiftçisi, bundan yaklaşık on yıl önce pamuk ekimini aşamalı olarak bırakmış ve Manisa’da pamuk üretimi neredeyse yok olmuştu. Manisa’da kurulu Çırçır Fabrikaları da üretim maliyetlerini çok iyi bildikleri için Çiftçilerin pamuk ekimi yapması için sahada bir çaba sarf edememiş, tesislerini yıllardır atıl durumda bekletmiş, fakat bir gün tarım politikalarında oluşacak farkındalıkla şartların tekrar olumluya dönüşebileceği öngörüsüyle pamuktan ve tesislerinden vazgeçmemişti. Bu dönem Manisa’da pamuktan mısıra yöneliş olarak hafızalara geçti. Bahsettiğimiz dönemde üretim Türkiye genelinde de benzer bir durumdaydı ve iyi değildi. 2016/17 sezonunda son otuz yılın en düşük değeri olan 416 bin ha seviyesinde ekim yapıldı. Ülkemizin 1,5 milyon ton olan lif pamuk ihtiyacının neredeyse 1 milyon tonu ithalat ile karşılandı. Türkiye ekonomisinde cari açığın da bir sorun olarak daha net vurgulanmaya başlandığı bu sezonda, stratejik bir ürün olan pamukta da bu tablonun değişmesinin gerektiği daha iyi anlaşıldı.” dedi.
“Son 5 yılda yaklaşık 4 kat arttı”
Manisa’da 2016 yılından bu yana artan pamuk ekimiyle ilgili verileri de paylaşan Özkasap, “Bu kapsamda etkisi arttırılan Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli uygulamaları ile pamukta umut verici gelişmeler yaşanmaya başladı. Sadece Manisa’yı baz aldığımızda ise, 2016 itibariyle mısırdan yavaş yavaş çıkış ve pamuğa tekrar yönelme olduğunu gördük. Manisa’nın 2016 yılında 28 bin dekar olan ekim alanı, desteklemelerin arttığı daha ilk yılda 50 bin dekar seviyelerine yaklaştı. Pamuğa yönelmeyi destekleyen en önemli faktörlerden bir tanesi de pamuk toplama makinelerinin devreye girmesi oldu. Son yıllara baktığımızda ise Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’müzün verileriyle; 2019 yılında 87 bin dekar alanda 53 bin 500 ton üretim yapan Manisalı üreticilerimiz, 2021 yılının son rakamlarına göre 105 bin dekar alanda 62 bin ton pamuk üretimi gerçekleştirdi. Bu da üreticimizin pamuğa dönüş yaptığının bir göstergesidir. T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı’mızca kütlü pamuğa verilen kilogram başına 1 lira 10 kuruş prim ile dekar başına verilen toplam 66 kuruş mazot ve gübre destekleri ise ekim ve üretim artışında önemli bir faktör olmaya devam edecektir. Çünkü üreticilerimizin ekim kararı üzerindeki en önemli etken kuşkusuz pamuk üretiminden ekonomik kazanç sağlayıp sağlayamadıklarıdır. İşleme boyutunda da özellikle Akhisar ve Gölmarma ilçelerimiz ile Selimşahlar Mahallemizdeki pamuk çırçır fabrikaları, modernize edilmiş olarak faal durumdalar. Tüm bunlar Manisa, üreticilerimiz, işletmelerimiz ve nihayetinde ülkemiz adına sevindirici gelişmeler.” diye konuştu.
“Pamuk önemli bir ürün”
Pamuk tarımının, tarımsal üretim değerinin yanı sıra, girdi yoğun bir üretim dalı olması nedeniyle tohum, gübre, ilaç, makina sanayii, ticareti ve lojistiği ve işçiliğinden oluşan çok geniş bir kesimin gelir kaynağı olduğuna dikkat çeken Özkasap, “Pamuğun ülke ekonomisine katkısı sadece tarımla sınırlı kalmamakta, asıl ve yan ürünleriyle 30 kadar sanayiye ham madde sağlamak suretiyle katlanarak artmaktadır. Örnek ise 2019/20 sezonunda üretilen 2 milyon 200 bin ton kütlü pamuktan 627 bin ton lif pamuğun yanı sıra 883 bin ton çiğit ve bu çiğitten 133 bin ton yemeklik yağ, 618 bin ton yemlik küspe elde edilmiş olması; ayrıca 44 bin ton linter ile 96 bin ton pamuk telefinin tıbbi malzeme ve kozmetik başta olmak üzere birçok sanayimizin kullanımına sunulmuş bulunmasıdır. Pamuk ilgili sanayilerde işlenmek suretiyle katlanarak artan değerlerle ekonomiye kazandırılmaktadır. Bu nedenle; ülkemizin halen ortalama 1,5 milyon ton seviyelerinde kayda geçen hammadde ihtiyacının, yerli üretimle temin edilmesi ve katma değer artışı için üretimimizi daha da arttırmamız gerekiyor. Artış ve stok istikrarı sağlanması için ise son üç yılın veri değerlendirmeleri bizi şu bulgulara ulaştırıyor: Destekleme, pamuk üretiminde istikrarın ve üretimi geliştirmenin en önemli faktörleri arasındadır. Pamuk üreticilerimizin ekim kararındaki temel ölçüt, bir önceki sezonun kazançla kapanmış olup olmadığıdır; özellikle (TUİK-TGFE) Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi değerlerinin yükselmesi durumunda, destekleme ödemeleri izleyen sezon öncesinde (En geç Mart ayında) yapılmalı, desteklemenin reel değerindeki azalma önlenmelidir.” dedi.
“Manisa pamuğu da Manisa’nın üretim dinamikleri arasında yerini alacaktır”
Manisa pamuğunun eskiden olduğu gibi yine önemli bir üretim dinamiğine dönüşeceğini kaydeden Özkasap açıklamasını şöyle tamamladı: “Tarım ve tarıma dayalı ekonomideki stratejik öneminin yanı sıra, hayatın pek çok alanında ihtiyaç duyduğumuz, ata mirasımız ‘Beyaz Altın’a emek veren, geri dönüşüne destek olan herkese teşekkür ediyoruz. Manisa Ticaret Borsası olarak bizler de üye işletmelerimiz ile birlikte üretimden ihracata bu zincirin birer halkası olarak, Allah’ın bize bahşetmiş olduğu bu bereketli topraklarda üretmek ve üretenin yanında olmak için çalışıyoruz. Manisa’yı ön plana çıkaran üretim ve stratejik ürün çeşitliliğinde, Coğrafi İşaret Tescilli ürünü ’Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü’, sürekli gelişen zeytinciliği ve Manisa’yı ülkemizin en önemli tarım ve tarıma dayalı sanayi merkezlerinden birisi konumuna taşımış diğer pek çok ürünü gibi Manisa pamuğunun da Manisa’nın üretim dinamiklerindeki kıymetli yerini yeniden alacağına inanarak, tüm üreticilerimize ve işletmelerimize bereketli bir sezon diliyoruz.”