150 yıllık değirmenlerini geri istiyorlar

featured

Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı Büyükalan Mahallesi’nde bulunan su değirmeninin kapatılmasına tepki gösteren mahalle sakinleri, değirmenin bir an önce açılmasını istedi.

Kumluca ilçesine bağlı Büyükalan Mahallesi’nde Karaağaç su kaynağının “su havzası” ilen edilmesinin ardından 4 yıl önce alan içindeki değirmen Antalya Su ve Atıksu İdaresi (ASAT) tarafından kapatıldı. Antalya ve Kumluca ilçesine yaklaşık 80 kilometre uzaklıkta bulunan Büyükalan Mahallesi sakinleri, un, bulgur ve tarhana gibi yiyeceklerini bu değirmende öğüttüklerini, şehre uzak oldukları için bu tür ihtiyaçlarını temin etmekte zorluk çektiklerini söylediler. Kaynağından boru içinde gelen suyun değirmeni döndürerek altından geçip gittiğini, akarsu yatağına geri döndüğünü belirten mahalle sakinleri, değirmenin sanayi tesisi olmadığını, çevreye bir zararı bulunmadığını belirterek, değirmenin kış gelmeden bir an önce açılmasını istediler.

Mahalle sakinlerinden Ziya Tıraş (80), “Ben kendimi bildim bileli burada böyle bir değirmen var. Daha evvelini bilemeyiz. Ama su kaynaktan çıkar değirmene akar, Alakır Çayı’na dökülür. Haliyle çevreyi kirletmez. Burası bir tarihi eser. Bu değirmen açık olsun. Yine çalışabiliriz, unumuzu öğütebiliriz. O yüzden kapanmasını istemiyoruz. Aşağı yukarı 60–70 kilometreyiz biz şehre. Zorluk çekiyoruz. Araba olmazsa mal meşakkatle uğramanın gereği yok. Mesela benim evim değirmene 200-300 metre uzaklıkta. Evimiz şehre çok uzak. 60–70 kilometre. Herkes getirip buğdayını burada öğütsün” dedi.

“Bu değirmenden öğüttüğüm bulgur ve tarhana ile 39 yıldan beri mağdur eşime bakıyorum”

Fatmana Kahraman (65) ise, her şeyi Kumluca’dan getirdiklerini belirterek, ağaçtan düşen eşinin 39 yıldır yatağa bağımlı olduğunu ve eşine baktığını söyledi. Kahraman, “Çocuklarım getirirse yiyeceğim. Birkaç senedir burası kapandı, bulgurumuzu, tarhanalığımızı öğütüp buradan idare olacağız. Kış gelince kar yağıyor, yollarımız kapanıyor. Antalya’ya, Kumluca’ya gidemiyoruz. İhtiyacımızı bu değirmenden karşılamak istiyoruz” dedi.

“Bu değirmen bir kültür hazinesidir”

Değirmen sahibi İbrahim Yeşil (77) ise değirmenin bir kültür hazinesi olduğunu belirterek, atalarından kendilerine kalan değirmeni çocuklarına miras bırakmak istediklerini söyledi. Buranın bir sanayi tesisi olmadığını ve çevreyi kirletmediğini belirten Yeşil, “Bu su kaynağından çıkıp değirmene akıyor. Değirmeni döndürüp altından geçip gidiyor. Hiçbir yere zararı yoktur. Çevreyi kirletmez. Su kaybına yol açmaz” dedi.

2001 yılında İller Bankası’nın kendisine değirmeni ömür boyu kendisinin işleteceğine dair bir protokol verdiğini iddia eden Yeşil, “Değirmenimin iki ayrı tapusu var. Birisi kadastro tapusu, diğeri de Osmanlı tapusudur. Eski tapu kayınbabamın üstüne. Yeni tapu benim üzerimedir. İller Bankası’nın verdiği protokol benim ömrüm boyunca değirmenimin suyunun kesilmemesi için bir tapudur” diye konuştu.

Giriş Yap

Söz Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız